Friday, September 12, 2014

Do It Just Because You Like It!

Ben belki iyi bir okçu değilim. Belki atış tekniğimde yanlış yaptığım bir çok şey var. Ama çok iyi yaptığım bişey var ki zevk alarak yapıyorum. Hemde çok zevk alarak. Yayımı elime aldığımda dünya o an benim için bitiyor. Artık biz 2 kişi kalıyoruz. Ben ve hedefim. Sadağımdan okumu yayıma yerleştirdiğimde tam bir bütün oluyoruz. Artık yayda gerdiğim de benim, gerilen de benim, geren de benim. Tek bildiğim 1 kaç saniye sonra rüzgarı yararak hedefimi bulucam.

Evet atış yaparken aynen hissettiğim bu. Nişan alıyor muyum? Şöyle böyle. Zaten Osmanlı Yayı kullanıyorum. Istediğim gibi atmalıyım. Evet mutlaka vardır bir tekniği. Ama ok olup uçmadıktan sonra istediğim tekniği uygulayayım o ok o hedefe varmaz.

Ok atarken kendimi okadar özgür hissediyorum ki dedim ya o uçan benim gibi. Belkide o yüzden tekniklerle boğulmak istemiyorum. Sanki özgürlüğümü kısıtlayacak gibi. Benim atalarım at üstünde son sürat giderken geriye doğru dönüp yapıyordu bu atışı. Eğer ok gibi olmazsan zaten öyle bir atış yapman mümkün değil.

Yani diyeceğim o ki siz siz olun sevin ama çok sevin. Ozaman zaten okçuluk da sizi çok seviyor. Mesela kardeşim de başladı okçuluğa. Haftalarca lastik çektirmişler. Sonra? Sonra daha atış yapmadan bıraktı okçuluğu. Evet ilk başta giderken sevdi ama yok 10 hafta lastik çekmeden atış yapamazsınız filan insanları bu hale sokuyor.  Bende haftalarca lastik çektim. Tamam vicudun duruşa alışması lazım ama ben eminim ki okçuluğa başlayanların %30 - 40 ı daha bu evrede bırakıyordur.

Okçuluğa başlayacaklara yada yapanlara bi tavsiyem var. Nike amcanın dediği gibi:



"Yapın. Sadece sevdiğiniz için yapın." Bu da Eric Cantona amcanın bi sözü :) Ronaldinho
"Do it just because you like it."


No comments:

Post a Comment